İçeriğe geç

Rusça kaç yıllık bir dil ?

Rusça Kaç Yıllık Bir Dil? Kısa Bir Zaman Yolculuğu

Dil Değişiyor, Biz Değişiyoruz

Geçen gün, İzmir’in o sevilen kafelerinde arkadaşlarla oturuyoruz. Yani, her şey gayet normal. Kahvelerimizi almış, bir yandan dedikodular yapıp bir yandan da hayatı sorguluyorduk. Derken bir anda “Rusça kaç yıllık bir dil?” sorusu geldi.

Benim gibi insanlarda iki şey oluyordur: Birincisi, anında bu tarz sorulara espriyle karşılık verme arzusu, ikincisi ise “Yahu bu soruyu gerçekten neden soruyorum? Rusça, o kadar eski bir dil değil herhalde, değil mi?” gibi derin düşüncelere dalma isteği.

Evet, “Rusça kaç yıllık bir dil?” sorusu o kadar basit gibi duruyor ama bir de içindeki felsefi boyutu var. Bunu biraz irdeleyelim.

Kısa Bir Zaman Yolculuğuna Çıkıyoruz

Öncelikle Rusça, tarihsel anlamda gerçekten derinlere dayanan bir dil. Hadi gelin, birlikte zaman tüneline girip geçmişe bir yolculuk yapalım. Rusça’nın temelleri, 10. yüzyıla kadar gidiyor. Şaşırdınız mı? Evet, Rusça, kabaca 1000 yıl öncesine kadar uzanıyor. Bu dil, ilk olarak Slav dillerinin bir parçası olarak ortaya çıkmış ve zamanla evrilmiş.

Yani şöyle diyelim: Rusça aslında bir gizemli zaman yolcusu, ama pek de bilinmeyen bir yolda yol alıyor. Eğer bir dil zaman makinesi kurmuşsa, kesinlikle Rusça olurdu. Hatta şöyle de diyebiliriz: “Ya Rusça, bir dil mi, yoksa bir zaman makinesi mi?”

Rusça’nın Doğumuna Kimse Tanıklık Etmedi

İç sesime kulak veriyorum: “Peki ama tam olarak ne zaman başladı Rusça?”

Beni bir duraksama aldı. Anlatılması zor, çünkü bu dil aslında biraz çetrefilli bir konu. Rusça, Eski Slavca kökenlerinden türemiş ve bu eski dil, Kiev Rus Devleti dönemine kadar gidiyor. Rusça’nın ilk yazılı metinleri 11. yüzyıla dayanıyor. Öyle ki, o zamanlar Rus halkı Arap harflerini kullanıyordu ve bu dillerin gelişimi çok ilginçti.

Mesela, “Rusça kaç yıllık bir dil?” sorusuna net bir cevap vermek imkansız gibi; çünkü başlangıç tarihi tam olarak belli değil. Arap harfleriyle yazılmış eski Rus metinleri, adeta bir dil arkeolojik kazısı gibi.

Ama Biraz Düşünelim:

İç sesim: “E peki ya, bizim dilimiz ne kadar eski? Türkçeyi ben de konuşuyorum sonuçta!”

Ahh, kendime sürekli şunu hatırlatmam lazım: Her dil, bir toplumun kültürünü, tarihini, yaşam tarzını taşır. Türkçenin de tarihi çok eski, ama bu yazıda şunu unutmamamız gerekiyor: Rusça, Slav dil ailesinin bir üyesi ve bu yüzden kökeni, “bizim” dilimizle doğrudan ilişkili değil. Rusça’nın kökenleri, bir bakıma farklı bir evrim sürecine dayanıyor. Yani Türkçenin tarihi bir başka, Rusçanın tarihi bir başka.

Rusça’nın Evreleri: Bunu Biliyor Muydunuz?

Şimdi Rusça’yı biraz daha yakından inceleyelim. Eski Rusça’dan modern Rusça’ya geçiş gerçekten uzun bir yolculuktu. Şöyle anlatayım:

Eski Rusça (10.-15. yüzyıl): Bu dönemde Rusça, biraz karmaşık, ama yine de eski bir dil. Mesela, bir Rusça cümlesi duyduğunuzda, “Şimdi ne diyor bu adam?” sorusunu kendinize sorabilirsiniz.

Yeni Rusça (18. yüzyıl ve sonrası): Rusya’daki imparatorluk dönemiyle birlikte Rusça, daha da zenginleşti ve dildeki değişiklikler başladı. Çoğu kişi, dilin zenginleşmesini, o dönemin saray kültürüne borçlu. Bu dönemde dilin yazımı, kelimeler daha modern hale gelmeye başladı.

Modern Rusça (20. yüzyıl ve sonrası): Sonunda dil modernize oldu ve bugün konuştuğumuz, “Hoş geldin!” dediğimiz Rusça ortaya çıktı. Artık o eski, karmaşık dil, daha anlaşılır bir hale geldi. Evet, şimdiki Rusça o kadar da zor değil (yani, biraz zor ama zamanla alışıyorsun).

Sonuç: Zamanın Ötesinde Bir Dil

Kapanışa geliyorum, çünkü bir dil hakkında ne kadar çok yazı yazarsam, kafam o kadar karışıyor. Evet, Rusça kaç yıllık bir dil sorusunun cevabı 1000 yıl kadar eski. Ama bu dil, zamanla evrilip değişerek bugün hepimizin konuştuğu bir hale geldi.

Kısacası, Rusça sadece bir dil değil, geçmişten geleceğe uzanan bir köprü gibi. Zaman yolculuğunda, belki de kendinizi Rusça konuşan birinin yanında bulabilirsiniz, ama o dilin yıllar boyunca geçirdiği evrimi anlamadan da bu yolculuk eksik kalır.

Bu yüzden, “Rusça kaç yıllık bir dil?” sorusunu sorduğunuzda, cevabı duymanın ardından, sadece dilin derinliğine değil, aynı zamanda o dilin taşıdığı kültürlere de hayran kalırsınız. Hem ne de olsa, bir dilin tarihi, o dilin konuşan insanlarının tarihidir, değil mi?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hipercasino mecidiyeköy escort
Sitemap
ilbet giriş yap